Ampirik sosyoloji veya Görgül toplumbilim, birincil sosyolojik bilgilerin toplanması, işlenmesi ve anlatılması için metodolojik yöntem ve tekniklere dayanan toplumbilim çalışmasıdır. Toplum yaşamının ekonomi, hukuk, aile ve siyaset gibi yanlarının inceleme sırasındaki durumunu betimler. Gündelik hayatın yönleriyle; kaynak veya bilgi formu olarak kullanılan ya da kullanılabilen sağduyu ile ilişkilendirilir. İnsanların birbirlerini nasıl takdir ettiklerini ve birbirleriyle nasıl anlaştıklarını tümevarımsal biçimde inceler. 1895 ve 1929 yılları arasında Amerika’da gelişimi başlayan ampirik sosyoloji, İlerici Dönem’in sosyal reform hareketlerinde kökleri olan bir Amerikan geleneğidir.
Tanımı
Ampirik sosyolojide, belirli bir sosyal fenomen üzerinde tümevarımsal araştırmalar yapılır. Alman sosyolog Ferdinand Tönnies’e göre ampirik sosyoloji, olgusal bilgi veya kanıtların toplanmasıdır ve sosyoloji alanlarının belirlenmesindeki zorluklardan biri, sosyolojik teorinin sadece tümdengelimli akıl yürütmeye, ampirik sosyolojininse yalnızca tümevarımsal akıl yürütmeye dayalı olmamasıdır. Teorik ve uygulamalı sosyolojinin kavramsallığından ampirik sosyolojinin olgusallığına doğru gerçekleşen Tönnies’çi indirgeme, sorun odaklıdır. Bu durum, genellikle konu dışına çıkmayla sonuçlanan; geleneksel yöntemle hipotezden yola çıkıp analiz yoluyla doğrulamaya zıttır. Başka bir sosyolog olan Morris Janowitz sosyoloğun görevini, sosyal değişimin ampirik göstergelerini toplamak ve bir çizelge halinde göstermek olarak tanımlamıştır. Değişimleri tarihsel çerçevede ele alan Janowitz, tarih ve ampirik sosyoloji ilişkisini “Sosyoloji ve tarih bir noktada kesişir. Tüm ampirik sosyoloji tarihtir, ancak tarihin tamamı ampirik sosyoloji değildir.” diyerek belirtmiştir.
Gelişimi
Ampirik sosyolojinin ilk aşaması, 1895 ve 1929 yılları arasında Chicago okulu tarafından bilimsel prosedüre getirilen değişikliklerle temsil edildi. Amerikalı sosyolog Barry Smart Sociology, Phenomenology and Marxian Analysis adlı kitabında, ampirik sosyolojinin Doğu Avrupa’da yerleşik olduğunu ve Doğu Avrupa’da Polonya ve Yugoslavya için daha fazla geçerli olduğunu söylemiştir.[11] Toplum ve hukuk üzerine sosyolojik araştırmalar yapan Polonyalı sosyolog Ludwig Gumplowicz’in ampirik sosyolojinin gelişimine temel katkısı, insan gruplarına odaklanmasıdır. Avusturyalı bilim filozofu ve sosyolog Otto Neurath de ampirik sosyolojinin gelişmesinde etkili olmuştur. Hintli sosyoloji profesörü G. S. Ghurye’nin öğrencileri tarafından Hindistan’daki şehirler ve sorunları üzerine anket türü ampirik sosyoloji çalışmaları yapılmıştır. A. Bopegamage, Delhi şehri üzerine ekolojik bir çalışma yürütürken, M.G. Kulkarni, Karnataka’nın kuzeybatı kesiminde Hinterland’ı bir metropolden ziyade kırsal olarak değerlendiren Gokak Taluka için benzer bir ekolojik çalışma yürütmüştür. Bombay şehrinin banliyö ekolojisi C. Rajagopalan tarafından incelenmiştir. Ghurye, 1930’ların başında gerçekleştirdiği Sexual behavior and habits of a sample of middle-class people in Bombay (doğum kontrol uygulamalarına ilişkin bir araştırma) adlı araştırması ile de ampirik sosyolojinin Hindistandaki gelişimine katkıda bulunmuştur. Türkiye’de ampirik sosyoloji eksenli çalışmalar 1930’lu yıllarda Mehmet Ali Şevki’nin bu doğrultuda araştırmalar yapmasıyla başlamıştır. Türk yazar ve İstanbul Üniversitesi sosyoloji profesörü Ertan Eğribel ampirik sosyolojinin Türkiye’de uygulanmasını “Türk sosyologlarının Amerikan sosyolojisi kaynaklı ampirik sosyoloji yapma tutkuları, onların kendi tarihlerine ve geçmişlerine yönelmelerini engellemiştir” diyerek eleştirmiştir.
Yaklaşımlar
Ampirik sosyoloji de Parsons’un sistem teorisi gibi “pozitivizm” olarak tanımlanır ve eleştirilir. Adorno’ya göre, pozitivizm burada birbiriyle zorunlu olarak bağlantılı olmayan iki özellikle karakterize edilir.
Ampirizm ve pozitivizm
Sosyolojideki ampirik ve pozitivist yaklaşımlar, verilerin toplanmasının ve analizinin önemli olduğunu savunur. Ampiriklik, bilginin düşünce ve duygulardan ziyade sadece duyuların söylediklerine dayanabileceği fikridir. Bu nedenle ampirik sosyoloji, sosyolojinin soyut teorilere değil, duyulardan toplanan verilere dayanması gerektiği görüşüdür. Pozitivizm başlangıçta ampiriklik gibi görünür, ancak bir düzeyde, sosyal meselelerin fiziksel bilimlerin yöntemleri kullanılarak incelenmesi gerektiği inancıdır.
Değerlendirilmesi
Ampirik sosyoloji hem pratik hem de fiziksel olarak talepkar bir araştırma yöntemi olarak görülmektedir; anket araştırmaları veya etnografi için veri toplamaya çalışmanın zaman ve para gerektirdiği düşünülmektedir. Sosyolog Herbert J. Gans For an Empirical Sociology of the Future adlı makalesinde, “Geleceğin ampirik çalışması devam eden bir girişim olacaktır. Günümüzün gelecekteki yapıları, ya doğal olarak zaman içinde ya da ülke ve önemli kurum ve kuruluşlarındaki beklenmedik olaylar veya değişen koşulların doğrudan bir sonucu olarak değişecektir. İklim değişikliğinin hızı, ekonominin mevcut durgunluğu, yönetim biçiminin kutuplaşması ve eşitsizlik ile aşağıya doğru hareketlilikteki artış devam ederse, o zaman uzmanların gelecekle ilgili popüler ve elit endişeleri büyük olasılıkla yoğunlaşacaktır.” diyerek ampirik araştırmanın gelecekteki önemini vurgulamıştır. Andrzej Wohl ampirik sosyolojinin bilimsel açıdan güvenilecek tek sosyolojik eğilim olduğunu öne sürmüştür. Wohl, spor sosyologları tarafından bilimsel bir değere sahip olabileceği kabul edilebilecek verilerin, ampirik araştırmalar ve ölçülebilir tekniklerin yardımıyla elde edilen veriler olduğu çıkarımını da yapmıştır.