Aşağıdakilerden hangisi toplumsal değişmenin özelliklerinden biri değildir?
Toplumsal değişme planlı değildir. Toplumsal değişme çoğunlukla plansızdır.
Taklitler, temsiller ve simülasyonların gerçekten daha baskın hale geldiği dünyayı hipergerçeklik olarak adlandıran sosyolog aşağıdakilerden hangisidir?
Artık göstergelerle gerçeklik arasındaki ayrım çökmekte, gerçekle taklidi birbirinden ayırt etmek zorlaşmakta ve nihayetinde taklitler, temsiller, simülasyonlar gerçekten daha baskın hale gelmektedir. Baudrillard bu dünyayı hipergerçeklik olarak adlandırır, çünkü örneğin medya artık gerçeklikten daha gerçek hale, hipergerçek haline gelmiştir, asıl, saf gerçeklik giderek ikincil hale gelir ve sonunda tamamen yok olur.
En belirgin örneği Nazi Almanya’sı olan otorite tipi aşağıdakilerden hangisidir?
Totaliter devlet toplumdaki tüm kurumları denetim altına alarak kendini var eden bir devlet tipidir. Toplumsal meşruiyetten yoksundur. Toplumsal düzeni sağlayabilmek için her türlü şiddet ve korku unsuru kullanılabilir. Yönetilenler üzerinde tam bir denetim kurulmuştur. Kamusal ve özel alan ayrımı ortadan kaldırılmıştır. Toplumsal alandaki her şey kontrol altında tutulmaktadır. En belirgin örneği Nazi Almanya’sıdır. Dolayısıyla doğru yanıt totaliter devlettir.
Tarih, ekonomi, siyasal bilimler, sosyoloji, hepsi insan eylemlerini ve bu eylemlerin sonuçlarını inceler, yani hepsi insan ürünü olan dünya ile ilgilidirler. Eğer tüm bu disiplinler toplumsal yaşam, toplumsal davranış ve toplumsal değişme üzerinde çalışıyorsa sosyolojiyle diğer disiplinler arasındaki fark neyden kaynaklanmaktadır?
Sosyolojiyle birlikte çeşitli açılardan toplumsal dünyayı konu alan bütün bu disiplinler, sosyal bilimler olarak adlandırılırlar. Sosyolojiyle diğer disiplinler arasındaki fark, konularından değil, her disiplinin bakış açısından kaynaklanmaktadır. Bütün disiplinlerin insan eylemlerini araştırmak üzere kendine özgü soru kalıpları ve yorumlama ilkeleri vardır. Sosyolojinin belirleyici özelliği, insan eylemlerinin geniş çaplı oluşumların karşılıklı bağımlılık ağı içinde meydana geldiğini kabul etmesidir.
Bütün din ve inançtan insanların, eşit koşullarla aynı kurallara uymak durumunda bulundukları, hiç kimseye dinsel ayrıcalık ve üstünlük tanımayan toplum düzeni aşağıdakilerden hangisidir?
Laiklik en yaygın tanımıyla din ve devlet işlerinin ayrılması olsa da bundan daha fazla bir anlama sahiptir. Laiklik aynı zamanda din ve vicdan özgürlüğü unsurunu da içermektedir. Ancak bir toplumda din ve vicdan özgürlüğü sağlanmış olsa da laiklik olmayabilir. Bu bağlamda “laik toplum düzeni, bütün din ve inançtan insanların, eşit koşullarla aynı kurallara uymak durumunda bulundukları, hiç kimseye dinsel ayrıcalık ve üstünlük tanımayan bir toplum düzenidir”.
Üç hal yasası olarak bilinen evrimsel gelişme modeline göre insan düşüncesinin ve insan toplumlarının üç aşamadan geçerek ilerlediğini belirten filozof seçeneklerden hangisidir?
Üç hal yasası olarak bilinen evrimsel gelişme modeline göre insan düşüncesinin ve insan toplumlarının üç aşamadan geçerek ilerlediğini belirten filozof Auguste Comte’dur.
Modern sosyolojide toplumu birbiri ile bağlantılı parçalardan oluşan ve öz-düzenlemeye sahip olan bir sistem olarak ele alan yaklaşım aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir?
İşlevselcilik toplumu birbiri ile bağlantılı parçalardan oluşan bir sistem olarak ele alır. Modern sosyolojide işlevselcilik toplumu öz-düzenlemeye (selfregulation) sahip olan bir sistem olarak ele alır.
Max Weber meşru olan egemenliği aşağıdaki kavramlardan hangisi ile ifade etmiştir?
Weber bütün toplumlarda egemenliğin var olduğunu, ama bu egemenliğin her zaman meşru olmayabileceğini belirtir ve meşru olan egemenliği “otorite” kavramıyla ifade der.
Küreselleşme sürecine geç modernite adını veren ve küreselleşmenin kapitalist modernitenin bir sonucu olduğunu iddia eden sosyolog kimdir?
Giddens, Postmodernitenin mümkün olduğunu ilkesel olarak kabul etmekle beraber postmodernizmle ilişkilendirilen ilkelerin çoğunu reddeder, ona göre içinde yaşadığımız dönemin postmodern olduğunu ileri sürmeye yetecek derecede olgu gözlenmemektedir, bu nedenle içinde yaşadığımız dönemi geç modernite ya da yüksek modernite olarak adlandırır.
Bireylerin üyesi oldukları topluma ait değerleri, tutumları, bilgi ve becerileri, kısacası o toplumun kültürünü öğrendikleri etkileşim süreci ne olarak adlandırılır?
Bireylerin üyesi oldukları topluma ait değerleri, tutumları, bilgi ve becerileri, kısacası o toplumun kültürünü öğrendikleri etkileşim süreci toplumsallaşma olarak adlandırılır.