Osmanlı Devleti’nin yükselme dönemi, siyasi, askerî ve kültürel anlamda en parlak yıllarının yaşandığı bir devre olarak kabul edilir. Genellikle II. Mehmet (Fatih Sultan Mehmet)’in tahta geçmesiyle başladığı, Kanuni Sultan Süleyman’ın ölümüne kadar devam ettiği kabul edilir. Bu dönem, Osmanlı’nın bir beylikten küresel bir imparatorluğa dönüşme sürecinin zirvesidir.
1. Kurumsal Yapının Güçlenmesi
Yükselme döneminde Osmanlı idari yapısı olgunlaşmış, devlet bürokrasisi güçlü bir temele oturmuştur. Fatih Sultan Mehmet’in çıkardığı Kanunname-i Âl-i Osman, hem padişahın yetkilerini hem de devlet görevlilerinin sorumluluklarını belirleyerek hukuk düzenine kalıcılık kazandırmıştır. Böylece, devlet yönetiminde keyfiliğin önüne geçilmiş ve merkezi otorite sağlamlaştırılmıştır.
2. Fetihlerle Genişleyen Sınırlar
Bu dönemde Osmanlı, üç kıtada toprak sahibi olmuş, özellikle İstanbul’un fethi (1453) ile çağ açıp çağ kapatan bir güç haline gelmiştir. Ardından Balkanlar, Anadolu’nun tamamı, Kuzey Afrika, Kafkasya ve Orta Doğu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafya Osmanlı hâkimiyetine girmiştir.
Yavuz Sultan Selim döneminde Mısır’ın fethiyle halifelik Osmanlı’ya geçmiş, bu da devlete hem dinî hem de siyasi meşruiyet kazandırmıştır.
3. Ekonomik ve Ticarî Güç
Fetihlerle birlikte Osmanlı, önemli ticaret yollarının kontrolünü ele geçirmiştir. Akdeniz, Karadeniz ve Kızıldeniz üzerindeki hâkimiyet, Avrupa ile Asya arasındaki ticaretin büyük kısmını Osmanlı topraklarından geçirir hale getirmiştir. Bu durum hem gümrük gelirlerini artırmış hem de Osmanlı’yı küresel bir ekonomik aktör haline getirmiştir.
4. Kültürel ve Bilimsel Gelişmeler
Yükselme döneminde Osmanlı sadece askerî alanda değil, kültür ve bilim alanında da büyük ilerleme kaydetmiştir. Fatih Sultan Mehmet döneminde medreseler geliştirilmiş, Matematik, astronomi ve mimari alanlarında önemli eserler verilmiştir.
Mimar Sinan’ın eserleri bu dönemin estetik zirvesini oluştururken, klasik Osmanlı mimarisi dünya sanat tarihine damga vurmuştur.
5. Kanuni Sultan Süleyman ve Hukukun Altın Çağı
Kanuni dönemi, Osmanlı’nın hem sınır hem de hukuk açısından doruk noktasıdır. Kanuni’nin lakabı olan “Kanuni”, onun adalet ve hukuk alanındaki reformlarından kaynaklanır. Bu dönemde çıkarılan kanunlarla tımar sistemi düzenlenmiş, halkın devlete olan güveni pekiştirilmiştir. Osmanlı, sadece bir askerî güç değil, aynı zamanda adaletli bir imparatorluk kimliği kazanmıştır.
6. Yükselmeden Durağanlığa Geçiş
Kanuni’nin ölümünden sonra devlet bir süre daha gücünü korumuş olsa da iç dinamiklerde zayıflama belirtileri ortaya çıkmıştır. Fetihlerin yavaşlaması, ekonomik sıkıntılar ve saray entrikaları, yavaş yavaş Osmanlı’nın duraklama dönemine geçişini hazırlamıştır.
Sonuç
Osmanlı Devleti’nin yükselme dönemi, sadece askerî zaferlerin değil; adalet, kültür ve kurumlaşmanın da altın çağıdır. Bu dönemde temelleri atılan sistemler, yüzyıllar boyunca imparatorluğun ayakta kalmasını sağlamıştır. Osmanlı, bu yıllarda dünyanın en güçlü, en düzenli ve en geniş imparatorluğu haline gelmiş; tarih sahnesinde silinmez bir iz bırakmıştır.
-
İnalcık, Halil. Devlet-i Aliyye: Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar I-II. İstanbul: Türkiye İş Bankası Yayınları, 2009.
-
Uzunçarşılı, İsmail Hakkı. Osmanlı Tarihi, Cilt II-III. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2011.
-
Faroqhi, Suraiya. Osmanlı Kültürü ve Günlük Yaşam. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2012.
-
Shaw, Stanford J. & Shaw, Ezel Kural. Osmanlı İmparatorluğu ve Modern Türkiye. İstanbul: E Yayınları, 1983.
-
Kafadar, Cemal. İki Cihan Âresinde: Osmanlı Devleti’nin Kuruluşu Üzerine Düşünceler. İstanbul: Metis Yayınları, 2010.
