1. Anasayfa
  2. Avrupa Tarihi

1648 Westphalia Antlaşması Sonrasında Avrupa Duruldu mu?

1648 Westphalia Antlaşması Sonrasında Avrupa Duruldu mu?
0

1648 Westphalia Antlaşması, 1790’larda Fransız devrim ordularının Avrupa’yı alt üst ettiği günlere değin Avrupa devletlerinin dış ilişkilerine yön veren bir diplomatik çerçeve çizmişti. En özlü şekilde, denge siyaseti olarak özetlenen bu yeni yapı, Avrupa’nın egemen devletlerinden hiçbirinin fazlaca güçlenip kıtada tek başına bir hegemonya kurmasına izin verilmemesi anlamına geliyordu. Bu maksatla 1650’den başlayarak tarafların sıkça değiştiği, bir önceki savaşta yan yana çarpışan devletlerin bir sonrakinde gırtlak gırtlağa geldiği sayısız askerî mücadele yaşandı. 18. yüzyılda devletler büyüdükçe ellerindeki askerî imkânlar da arttı ve savaş çok daha fazla cana mal olan bir girişim haline geldi. Bu dönemde öne çıkan gelişmelerden biri, ortaçağdan beri başka bir insan topluluğuna şiddet uygulamayı meşrulaştırmak için kullanılagelmiş olan dinin yerini yavaşça ideolojiye bırakıyor olmasıydı. Bu eğilim Fransız Devrimi esnasında zirve yaptı ve insanlar özgürlük ve adalet gibi ideolojik kavramlar adına orduya davet edildiler. 1789’daki devrim, modern dünya tarihinde askerlikten anlaşılan şeylerin çoğunun ilk tohumlarını atmıştı.

Büyüyen Devletler ve Büyüyen Rakamlar

18.yüzyıl, bazılarına göre her haliyle bir aydınlanma çağıdır. Bu doğru olsa bile, Westphalia’yı takip eden yılların aynı zamanda bir harp çağı olduğunu kabul etmek gerekir. 1648’de imzalanan antlaşmanın Avrupa’ya kalıcı bir barış ve huzur getireceğini sananlar fena halde yanılmıştı. 1650 ile 1800 arasında bir veya birkaç batılı devletin birbirine girmeden üst üste savaşsız geçen bir yıl bile neredeyse yok İnsan zayiatı dudak uçuklatıcı seviyelerdeydi. İspanya Veraset Savaşı’nda (1700–14) 1.250.000 kişi hayatını kaybetti. 1704’te Blenheim’da bir defada ölen insan sayısı 30.000’di. Avusturya Veraset Savaşı’nda (1740–48) 350.000, Yedi Yıl Savaşı’nda (1756–63) yaklaşık bir milyon ve Fransız Devrim ve Napolyon savaşlarında iki buçuk milyon kadar kişi hayatını kaybetti.

 

1648 Westphalia antlaşması sonrasında Avrupa

Devletlerin beslediği ordu mevcutları arttıkça savaşta son nefesini verenlerin sayısı da artıyordu. 18. yüzyılda ortaya çıkan güçlü bürokratik devletler, varlarını yoklarını devasa ordular toplamak, askerlerin ikmal ve iaşesiyle ilgilenmek ve kalabalık askerî kıtalara mühimmat ve teçhizat yetiştirmek uğruna harcıyorlardı. Otuz Yıl Savaşı’nda sahaya inen orduların mevcudu, nereden bakılsa, on binlerle ifade ediliyordu. Oysaki Yedi Yıl Savaşı başladığında Fransız ve Rus orduları 250.000 kişiyi aşan toplam sayılarıyla heybetli ölüm makinelerine dönüşmüşlerdi. Prusya ordusu da asker sayısı bakımından bu ikisinden geri kalmıyordu. Barış zamanlarında ordu sayısı elbette daha düşüktü; ama eskisine kıyasla önemli bir fark vardı. Sefer mevsimi için bir araya getirilen geçici ordulardan düzenli ordulara geçilmişti ve askerî kıtalar sene boyunca muhafaza ediliyordu. Deniz kuvvetleri de şişiyordu. İngiliz kraliyet donanması ve İspanyol deniz gücü, 18. yüzyıl boyunca hemen hemen üç kat büyüdüler. Bu denli büyük ordu ve donanmaları var edebilmek için akla gelen her türlü idarî tedbir alınıyordu. Tebaanın rızasının her zaman alındığını söylemek zordu ve zorlayıcı tedbirler yeri geldiğinde ters tepebiliyordu.

Savaşı finanse etmenin bir yolunu bulmak, askerî birliklerin ikmali ve stratejik hedefler belirlemek hükümdar, hükümet ve diplomatların gecesini gündüzüne karıştırıyordu. Ne de olsa, silahlı kuvvetler bir devletin beslemek zorunda olduğu en pahalı kurumdu. Öte yandan savaş olgusu, toplum ve siyaseti bir bütün halinde değişmeye zorluyordu. Siyasî yapı ve kültürün nasıl da başkalaştığını uluslararası çarpışmalara bakarak izlemek kolaydı. 18. yüzyılın en önemli siyasî olayı olan Fransız Devrimi (İhtilal-i Kebir), eşi benzeri görülmemiş bir askerî şiddet dalgası yaratması bir yana siyaset hayatında insan varlığının yeniden tanımlanmasına yol açan ideolojik savaşları dünyaya armağan etti

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir